Erdoğan'ın sarayları ... ekonomik krize rağmen lüks

 




Erdoğan, Türk halkının refahı uğruna parasını boşa harcadı.Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidara geldiğinde, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer başkanlığındaki Cumhurbaşkanlığı, önceki iktidarı Süleyman Demiral döneminden kalan iki arabaya sahip oldu.

Oysa şimdi Cumhurbaşkanlığı'nın tek başına 268 lüks arabası var ... "Sezar", eskiden bu modelden ikisine sahip olan Türk Hava Kuvvetleri'ne ait "Gulf-4" uçağında seyahat ediyordu, yani Cumhurbaşkanlığı'nın özel VIP uçağı yoktu. Adalet ve Kalkınma Partisi göreve gelmeden önce, 2004 yılında daha büyük bir uçak almak istedi ve İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi için 40 koltuklu bir Airbus A319 Kurumsal Jet satın aldı ve ardından 16 uçağa ulaşan uçak filosunu şişirme süreci başladı. 3 Skorsky helikopterinin işletme giderleri 38 milyon TL'yi aştı.

Erdoğan'ın uçak takıntısı, Türkiye'de devlet kurumlarına tahsis edilen araç sayısı 125 bin araca ve Cumhurbaşkanlığı için belirlenen 268 lüks otomobile ulaşırken, devletin güç piramidinin tepesinden ayağına kadar kanser gibi devlet kurumlarına tahsis edilen lüks otomobil takıntısına benziyor. .

Erdoğan, ülkesinin ekonomik krizlerini de görmezden gelerek, Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Kikbad'ın sarayına benzer şekilde doğrudan Van Gölü kıyısına yaptırdığı lüks bir saray da dahil olmak üzere maliyeti milyonlarca dolar olarak tahmin edilen lüks saraylar inşa etmeye devam etti ve inşaatının yapılacağı yer Türk hükümetine göre açıklandı. Selçuklu Sultanı Alp Arslan'ın Bizanslılara karşı verdiği savaşta onları mağlup ettiği sırada çadırını kurduğu yerde inşa edilmiştir.

Türk basınında çıkan haberlerde, bu sarayın bütçesinin 14,4 milyon avro olarak tahmin edildiği belirtilirken, proje başlamadan önce açıklanan bütçenin, Temmuz 2019'da inşaatı durdurmayı başaran muhalefetin eleştirilerine rağmen, Anayasa Mahkemesi'nin gelişi engellemesi nedeniyle aldığı kararla 3,4 milyon avroyu geçmediği belirtildi. İnsanlar kıyıya ve gölün etrafındaki bölgeye geldi, ancak Türk rejimi yasayı değiştirme kararını atlattı, böylece Yargıtay tarafından uygulanan yasağın nihayet kaldırıldı.

Ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir meydan okuma tonuyla, inşaat planlarını eleştirenlere cevap vererek, "Kendini nasıl istersen alt üst edebilirsin, bu saray inşa edilecek" dedi.

Van Gölü'nde kalmanın yanı sıra, Akdeniz'in Marmaris kenti yakınlarındaki Uluğol Körfezi'nde inşa edilmiş bir başka harika yazlık sarayına sahip olan Erdoğan'ın, inşaat projesinin çok pahalı ve çevre dostu olmaması, inşaat maliyetinin 37 milyon avroyu aşması ve inşaat için yer sağlamak için 50 bin ağacın sökülmesi dikkat çekiyor. Erdoğan'ın yazlık ikametgahı.

Erdoğan ayrıca Ankara'da, çökmekte olan devletin hazinesini kurutan, çıkıntılar ve altın sikkelerle dolu olan, inşaat maliyeti yarım milyar avroyu bulan bir doğa rezervinin ortasında yeni bir saray inşa etti.

Erdoğan yurtdışında büyük camiler inşa etmek için milyarlarca dolar harcadı, örneğin; İngiliz şehri Cambridge'de açılan ve Yusuf İslam'ın denetiminde olan cami, aynı anda yaklaşık 10 bin kişi namaz kılma kapasitesine sahip Moskova Camii ve yarım milyar doları aşan büyük bir maliyetle diğer camiler de Türklerin mağdur olduğu bir dönemde Boğucu ekonomik kriz ve kötü yaşam koşullarının bir sonucu olarak kitlesel intiharlar, hırslarının gerçekleşmesinden başka bir şey değil.

Türk halkının yoksulluktan ve ağır ekonomik krizlerden muzdarip olduğu bir dönemde abartılı lüks ve lüks içinde yaşayan Erdoğan ailesi de milyonları saymadan harcıyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Amina yoksulluk konulu uluslararası konferanslara katılıyor ve elinde bir çantayla konuşma yapıyor. 50 bin ABD doları değerindeki Hermes markası, boynunda 70 bin ABD doları değerinde kolye bulunan ve satın alma bağımlılığı nedeniyle Brüksel'deki birçok lüks mağaza, Türkiye'nin ilk hanımının rahatça alışveriş yapabilmesi için kapılarını müşterilerine kapatmak zorunda kaldı.

Erdoğan ailesi de ihtiyaçlarını ayrı yerlerden çok yüksek bir maliyetle almaya hevesli, mesela Karadeniz kıyılarından gelen belli bir çayı kilo başına 500 euro tercih ediyor.

Bu aptallıkla karşı karşıya kalan bir gazeteci, iktidardaki ailenin savurganlığını eleştirmeye kalkarsa, Erdoğan'ın eşinin çantasıyla ilgili yayınlanan soruşturma nedeniyle İstanbul'da yargılanan Türk gazeteci Ender Emriç ile olduğu gibi yargılanıyor.

Yorum Gönder

0 Yorumlar