İsveç Başbakanı'na Türkiye ziyareti öncesi çağrı: Demokrasiyi hatırlat

 


Kristersson’un Türkiye'ye ziyaretine ilişkin İsveçli yazarların kaleme aldığı metinde, “Kristersson, Erdoğan'a gerçek demokrasinin ne olduğunu söylemek için bulunmaz bir şansa sahip” denildi.

İsveçli yazar ve aydınlar, Başbakan Ulf Kristersson’un Türkiye’ye yapacağı ziyaret öncesinde dört maddelik bir çağrı metni yayınladı. Kristersson’un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmenin esasını NATO üyeliği başvurusunun oluşturacağı hatırlatılan yazıda, “Kristersson, Erdoğan ile görüşmesinde, ona gerçek demokrasinin ne olduğunu söylemek için bulunmaz bir şansa sahip” ifadeleri kullanıldı.

Aftonbladet gazetesinde yayınlanan yazıda, eski bakan Pierre Schori, İsveçli Kürt yazar Kurdo Baksi, ‘Dala-Demokraten’ gazetesi şef redaktörü ve yazar Göran Greider ile ‘Dagens Arbete’ gazetesi şef redaktörü ve rahibe Helle Klein’in imzası bulunuyor.

‘DÖRT TEMEL NOKTAYI İZAH ETMELİ’

“İsveç Başbakanı’nın Erdoğan’a ve aynı zamanda İsveç halkına dört temel noktayı izah etmesini beklemekteyiz” denilen ve Vildan Saim Tanrıkulu tarafından Türkçeye çevrilen yazıda yer alan çağrı maddeleri şunlar:

"- Başbakan Kristersson ve Dışişleri Bakanı Tobias Billström’ün Türkiye’nin bir demokrasi olduğu hakkındaki açıklamaları ışığında, Kristersson, aralarında İsveç Sosyal Demokrat Partisi ile kardeş parti ve Türkiye’nin üçüncü büyük partisi olan HDP’nin lideri Selahattin Demirtaş gibi isimlerin bulunduğu birçok gerçek demokrat politikacının neden hapiste bulunduğunu sorgulamak zorundadır.

- Kristersson, İsveç Parlamentosu’nun ve hükümetinin, Erdoğan tarafından açıklanmış olan Kuzey Suriye’deki Kürt bölgelerine yeniden saldırma planlarına ve aynı şekilde Yunanistan’a karşı askeri olarak defalarca tekrar edilen saldırı planlarına karşı olduğunu açık bir biçimde belirtmelidir.

- Türkiye’nin hükümet yanlısı medya kuruluşları İsveç’te özgürlüğüne kavuşmuş olan İsveçli Türk gazetecileri takip etmeyi derhal sona erdirmelidir.

- Erdoğan hükümeti, gelecek yıl Türkiye’de yapılacak parlamento ve başkanlık seçimlerinde puan kazanabilmek için, İsveç’in Kürtlerine ve Kürt-İsveçlilere yönelik karalama kampanyasına derhal son vermelidir. İsveç, hiçbir şart altında, Olof Palme’nin öldürülmesinden sonra olduğu gibi, suçsuz ve günahsız Kürtlere karşı bir cadı avının yapılmasına yardımcı olmamalıdır."

Yine aynı isimlerin de içinde olduğu çok sayıda gazeteci ve aydın 11 Eylül’deki İsveç seçimleri öncesinde de, “İsveç hükümeti Kürtleri iade etmeyeceğine dair söz vermelidir” başlığıyla bir yazı yayınlamıştı. Önceki sosyal demokrat hükümete yönelik kaleme alınan yazıda, ‘İsveçli Kürtlere, seçim öncesinde net bir karar bildirilmesi’ çağrısı yer alıyordu.

Kristersson, başbakan seçildikten ve yeni hükümeti kurduktan sonra yaptığı birçok açıklamada, NATO üyeliği başvurusunun kendileri için öncelikli bir konu olduğunu vurgulamıştı.

ERDOĞAN İLE KRİSTERSSON'UN BİR ARAYA GELMESİ BEKLENİYOR

Geçtiğimiz günlerde İsveç basınında, Kristersson’un Erdoğan’a gönderdiği bir mektubun ayrıntıları yer aldı. Erdoğan’a uygun olan en yakın tarihte Ankara’ya gitmek için hazır olduğunu belirttiği mektupta Kristersson’un, ‘Türkiye ile birçok alanda, özellikle terörizme karşı mücadelede iş birliğini derinleştirmek istediğini’ yazdığı aktarıldı. Kristersson ile Erdoğan’ın çok yakın bir zamanda bir araya gelmesi bekleniyor.

Öte yandan İsveç İstihbaratı’nın (SÄPO) Türkiye’de temaslarda bulunduğu aktarılırken, dün de İsveç Savunma Bakanı Pål Jonson ile Dışişleri Bakanı Tobias Billström’ün Türkiye’ye gitmek için hazır olduğu basına yansımıştı.

Yorum Gönder

0 Yorumlar