Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 30. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni'nde konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin büyümesine, kalkınmasına, refahına, ciddi katkılar sağlayan ihracatçılara şükranlarını sunduğunu belirterek, TİM çatısı altında gayret gösteren 115 bin ihracatçı ile yatırım ve üretim yapan tüm çalışanlara emekleri için teşekkür etti.
Türkiye Cumhurbaşkanı olarak tüm ihracatçılarla gurur duyduğunu anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizin ticaret diplomasisinin akıncıları konumundaki siz kardeşlerimle iftihar ediyorum. Sizler sadece birer iş insanı değilsiniz. Aynı zamanda milletimizin yüz akı, övünç kaynağısınız. Her biriniz Türk ekonomisinin üretim kapasitesinin giderek artan sembollerisiniz. Sağladığınız istihdamla yaptığınız ihracatla yerli ve milli tarifimizin adeta vücut bulmuş halisiniz. Bugün dünyanın en ücra köşelerinde bile 'Türk Malı' damgalı ürünlerimiz varsa bunda en büyük pay sahibi ihracatçılarımızdır. Türkiye'ye inandığınız, Türkiye'ye güvendiğiniz, Türkiye'nin potansiyelini değerlendirip ekonomimize omuz verdiğiniz için hepinize minnet ifade ediyorum."
"Elektronik ihracatımızın payını yüzde 10'a çıkarmayı hedefliyoruz"
İhracattaki yükselişin olumlu, önemli bir başarı olduğunu ama Türkiye Yüzyılı vizyonu açısından asla yeterli olmadığını dile getiren Erdoğan, "Olumsuz küresel ekonomik görünüme rağmen ihracatımızı bu yıl sonunda 265 milyar dolara, gelecek sene ise 285 milyar dolara ulaştırmak istiyoruz. 2028 senesi için de hedefimiz 400 milyar dolar ve üstünü yakalamaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla sürdürülebilir artış için yeni nesil desteklerle ihracatı tabana yayarken katma değerli ihracatı güçlendirmek için çalışacaklarına işaret ederek, şunları aktardı:
"Elektronik ticaretin küresel ticaret içindeki rolünün artmasıyla firmalarımızın bu dönüşüme en hızlı şekilde adapte olmaları gerekiyor. 2028 ihracat hedeflerimiz kapsamında ihracatımızdan yüzde 1,5 pay alan elektronik ihracatımızın payını yüzde 10'a çıkarmayı hedefliyoruz. İhracatımızın geliştirilmesi, çeşitliliğinin ve sürdürülebilirliğinin sağlanması için ülke ülke girişimlerimizi arttıracağız. Çok dolaşacağız. Dünyayı gezip onlarla birlikte neler yapacağımızı planlayacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin son 21 yılda dış politikada attığı adımların ihracatta da çarpan etkisi yaptığını söyledi.
Afrika örneğini veren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Mesela Afrika'da büyükelçilik sayımız 12'den 44'e yükselirken, ticaret hacmimiz de 4,3 milyar dolardan 40 milyar dolara çıktı. Latin Amerika'daki büyükelçilik sayımız 6'dan 18'e ulaşırken, ticaret hacmi 800 milyon dolardan 17,4 milyar dolara yükseldi. Yeniden Asya girişimimizi ilan ettiğimiz 2019'dan beri kıtayla ticaretimiz yüzde 40 arttı. Diplomatik ilişkilerimizin kurulduğu veya güçlendiği her coğrafyada aynı durum söz konusudur. Türkiye'nin diplomatik temsil ağı genişledikçe ihracatı da sürekli yukarıya gitmiştir. Göreve Başlama Törenimize iştirak eden devletlerin sayısına, temsil düzeyine ve çeşitliliğine baktığımızda bu gerçeği tekrar görüyoruz."
"Eximbank'ın destek sağladığı ihracatçı sayısı 16 bine ulaştı"
İhracatçıların düşük maliyetli finansman imkanlarına kavuşmasının Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasını hızlandıracağına değinen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bakanlığımız yanında Türk Eximbank ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Türk Eximbank, Türk bankacılık sektöründe en büyük kredi hacmine sahip dokuzuncu banka ve Türkiye'nin en büyük alacak sigortası kuruluşudur. Eximbank'ın destek sağladığı ihracatçı sayısı 16 bine ulaşmıştır. Bu yıl Eximbank'ın KOBİ'lerimize sağladığı kredi hacim oranı yüzde 25,8'e yükselecektir. Finansman meselesinde sadece Eximbank ile yetinmiyoruz. 2002 yılının Mart ayında faaliyete geçirdiğimiz İhracatı Geliştirme şirketiyle ihracatçımıza finansman konusunda nefes aldırdık. Türk Eximbank ve İhracatı Geliştirme şirketi kefalet sistemiyle teminat sorununa çözüm getirdik. İhracatçımız artık gayrimenkulünü bankaya ipotek vermek mecburiyetinde kalmıyor. İhracat desteklerine yönelik 'Prefinansman Modeli' sayesinde firmalarımız önce ödeme alıp sonra harcama kolaylığına kavuştular. Bunun yanında biliyorsunuz iki ay önce açılışını yaptığımız İstanbul Finans Merkezi'yle Türkiye'yi finans alanında bir üst lige çıkaracak tarihi bir adım attık. Toplam 65 milyar liralık yatırım değeriyle ülkemizin en prestijli projesini hayata geçirmenin gururunu yaşadık. Yerli ve yabancı finans kuruluşlarının bölgede faaliyet göstermeye başlamalarıyla merkezimiz asıl fonksiyonunu daha etkin icra edecektir. İstanbul Finans Merkezi, uluslararası sermaye akışını kolaylaştırarak yatırım çekme potansiyelimizi arttıracaktır."
İstanbul Finans Merkezi'nin fintek ve katılım finans alanlarında küresel bir çekim merkezi haline geleceğine inandığını aktaran Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:
"Şu an itibarıyla henüz istenen, belirlenen hacme ulaşmış değiliz. Türk ekonomisinin tüm sektörleri gibi ihracatçılarımızın da İstanbul Finans Merkezi'nin oluşturduğu ekosistemden istifade edeceğine inanıyorum. Büyük hedeflerimizin olduğu bir diğer alan sağlık hizmeti ihracatıdır. Sağlık turizminde ülkemizi küresel bir merkez haline dönüştürmeyi arzu ediyoruz. Özellikle şehir hastanelerimizin birer birer devreye girmesiyle yabancı hasta sayımız da her yıl katlanarak artıyor. Şifasını ülkemizde arayan bu hastalar turizmden gıdaya, ulaşımdan bakım hizmetlerine kadar pek çok alanda ciddi katma değer oluşturuyor. Gerek hastanelerimiz gerek termal tesislerimiz gerekse diğer sağlık hizmetlerimizle 10 milyar dolarlık bir sağlık turizmi hedefine şu an itibarıyla sahibiz. İnşallah 2023 yılında 2 milyon sağlık turisti ve 3 milyar dolar ihracata hep birlikte şahit olacağız. Aynı şekilde bu sene lojistik ihracatında 40 milyar dolara ulaşmayı hedefliyoruz.
0 Yorumlar