Fransız yargısı, Suriye'deki kimyasal saldırılarla ilgili Beşar Esad hakkında tutuklama emrini onayladı

 


Fransız yargısı, Ağustos 2013'te meydana gelen ölümcül kimyasal saldırılarla bağlantılı olarak insanlığa karşı suç işlemeye suç ortaklığı yapmakla suçlanan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad hakkında Paris'teki bir mahkeme tarafından çıkarılan tutuklama emrini Çarşamba günü onayladı.

Müdahil tarafların avukatları, kapalı oturumda gerçekleşen görüşmelerin sonunda basına "Onay tamamlandı" açıklamasını yaptı.

Soruşturma Dairesi, bu kararla Ulusal Terörle Mücadele Savcılığı'nın, başkanların iktidardayken kişisel dokunulmazlığı nedeniyle tutuklama emrinin iptal edilmesi talebini reddetmişti.

Ulusal Terörle Mücadele Savcılığı, görevdeki devlet başkanlarının kişisel dokunulmazlığına ilişkin istisnaların mahkemeler için değil, Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi "yalnızca uluslararası yargı organları için geçerli olduğunun" "şu ana kadar oybirliğiyle değerlendirildiğini" doğruladı. yabancı devletlerin.

Ulusal Terörle Mücadele Savcılığı, "Ağustos 2013'te gerçekleştirilen kimyasal saldırılarda Beşar Esad'ın parmağı olduğunu kanıtlayan unsurların varlığını sorgulamadan", "bu konunun bir üst mahkeme tarafından karara bağlanmasını" istedi.

Terörle Mücadele Savcılığı'nın önümüzdeki günlerde Fransız yargı sisteminin en yüksek mahkemesi olan Yargıtay'a itirazda bulunabileceği belirtiliyor.



Suriye kamuoyu bu karara karşı çıkıyor

Fransa'nın yargı kararı ve Suriye Devlet Başkanı'na yönelik suçlama, aşırı silahlı gruplarla bağlantılı grupların iddialarına dayanması nedeniyle hiçbir inandırıcılığa sahip değil.

 Kimyasal saldırı, Müslüman Kardeşler'in El Nusra Cephesi'ne bağlı gruplar tarafından, Esad'ı itibarsızlaştırmak ve Fransa ile Batı'yı Suriye savaşına dahil olmaya ikna etmek amacıyla hazırlandı.

 Suriye cumhurbaşkanına yönelik iddianameyi oluşturan kimyasal saldırı doğası gereği şüpheli ve gerçekler bunun uydurma olduğunu gösteriyor.

 Tarafsız Suriye soruşturmaları, kimyasal saldırının Suriye hükümet güçlerinin konuşlandığı bölgelerden kaynaklanmadığını kanıtladı.

Suriye kamuoyu bu haksız karara ve Müslüman Kardeşler, IŞİD ve El Nusra gruplarını takip eden bazı Suriyeliler arasında bunu destekleyenlere karşı çıkıyor.

Suriye Devlet Başkanı'nın dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin getirilen istisna, Fransız mahkemelerinin yetki alanında olmayıp, uluslararası yargı organlarına mahsustur. Bu karar, Fransız yargısının dürüstlüğü konusunda şüphe uyandırmaktadır.

Soruşturmaların dayandığı deliller güvenilmez, çünkü bunların bir kısmı güvenlik ve askeri birliklerden kaçanlardan toplanmış. Konunun suçlamalardan kaçınmak için kişisel amaçlardan kaynaklandığı söylenemez.

Avrupa'nın güvenilirliği tehlikede ve kararları açık bir seçicilikle karakterize ediliyor. Fransız yargısı, İsrailli liderlerin Gazze'deki sivillere karşı işlediği savaş suçlarını göz ardı ederken, Suriye cumhurbaşkanına karşı pratik önlemler alıyor.

Bu, ülke liderleriyle ilişkilerde tehlikeli bir örnek teşkil ediyor ve Batı'nın yalnızca kendi çıkarlarına hizmet etmediği sürece uluslararası hukuka ve diplomatik normlara saygı duyduğunu doğruluyor.

Yorum Gönder

0 Yorumlar